Biliyor musun? Sen bir dahi olarak gelmiştin dünyaya. Tüm dahiler gibi sana göre de imkansız hiçbir şey yoktu, ta ki o güne kadar…

Babanla, parkta kumdan kale yapıyordunuz. O esnada bir uçak geçiyordu parkın üzerinden. Sen uçağı göstererek “Baba onu bana al!” demiştin. 5 yaşındaydın.

Baban gülmüştü.”Gel yavrum sana gofret alayım!” demişti. Sen “Hayır, ben uçak istiyorum!” diye diretmiştin. Çok direttiğin için baban sana oyuncak bir uçak almıştı. Halbuki sen o gün oyuncak uçağı kastetmemiştin. Sana göre o uçan şey birilerinin babasına aitti ve onu senin baban da alabilirdi.

Senin için imkansız olan hiçbir şey yoktu; ama baban için bu imkansızdı. Çünkü yıllar önce o da babasıyla parka gittiğinde babası ona uçak yerine şekerleme ısmarlamıştı.

İşte böyle dostum henüz 5 yaşındaydın, sana imkansızı öğrettiklerinde.

Sadece Aptallar 8 Saat Uyur, Erdal Demirkıran (Sayfa 193)